İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü'nde Taksim Meydanı'nda toplanılması yönündeki taleplere izin verilmeyeceğini açıklamıştı. Sembolik önemi olan Taksim'de toplanılması yönünde talepte bulunan CHP Genel Başkanı Özgür Özel, gösterilere kefil olduğunu belirterek, Bakan Yerlikaya'dan kararın yeniden gözden geçirilmesini istemişti.

Bu tartışma üzerine son açıklama CHP Sözcüsü Deniz Yücel'den geldi. CHP Genel Merkezi'nde düzenlediği basın toplantısında Yücel, partinin Taksim'de toplanma talebinden vazgeçmeyeceğini ifade etti. Yücel, "Biz Taksim'den vazgeçmiyoruz. 1 Mayıs'ın sembolik anlamı ve tarihsel önemi nedeniyle bu kararın yeniden değerlendirilmesini talep ediyoruz." dedi.

Yücel açıklamasında şu ifadeleri kullandı;

"Genel Başkanımız Sayın Özgür Özel, son grup toplantımızda 1 Mayıs için açık çağrısını yapmıştı. Sayın Genel Başkanımızın kefaletinde, işçilerle birlikte bir kişinin bile burnu kanamadan, kanlı 1 Mayısların yasına, matemine yakışan şekilde Taksim Meydanı’nda 1 Mayıs’ta işçi ve emekçilerimiz için toplanacağız dedik. Ve bugün beklenen açıklama geldi…Taksim Meydanı 1 Mayıs törenlerine kapatıldı... Taksim'de 1 Mayıs mitingi yapılırsa trafik aksarmış. Taksim 1 Mayıs'a uygun değilmiş, terör riski varmış... Buradan AKP hükümetine soruyoruz: Siz kararlarınızı terör örgütlerinin tehditlerine göre mi belirliyorsunuz? Siz güvenlik önlemi alamayacak ve işçisini, emekçisini koruyamayacak kadar aciz misiniz? Yoksa Türkiye’deki yasal sendikaları ve siyasi partileri terör örgütü olarak mı görüyorsunuz? Taksim'den neden bu kadar korkuyorsunuz?

Biz Taksim’den vazgeçmiyoruz…Genel Başkanımız Sayın Özgür Özel, İçişleri Bakanını arayarak, Taksim kararının gözden geçirilmesini istedi. 'Biz parti olarak teminat veriyoruz, sorunsuz geçecek' dedi. Peki biz bu güvenceyi verirken; yurt içindeki güvenlik teşkilatının en üstündeki isim bu güvenceyi neden veremiyor?

AKP iktidarının bir zamanlar 'Taksim’i 1 Mayıs kutlamalarına biz açtık' diyerek övündüğü 'Taksim Meydanı alerjisi' görüyoruz ki devam ediyor. Taksim Meydanı, AKP iktidarı için bir travma…Ne zaman Taksim Meydanı’nda bir topluluk, toplantı ve gösteri hakkını kullansa, bunu kendi bütünlüklerine bir saldırı olarak görüyorlar. Taksim Meydanı’nda toplanan herkes, sanırsınız ki AKP iktidarını devirmeye yeminli…Oysa Taksim Meydanı, hak arayan herkesin istediğinde çıkıp hakkını aradığı bir yer ve AKP de; hak arayanların can güvenliğini sağlamak zorunda olan iktidardır.

Ama nasıl? Polisle, Jandarma’yla, TOMA’yla, tazyikli suyla demokratik hakkını kullananlara kuvvet kullanarak değil; toplantı ve gösteri hakkını kullanan topluluklara, Taksim Meydanı’nı elverişli hale getirerek…31 Mart yerel seçimlerinin birinci partisi olarak açık çağrımızdır: Sayın Genel Başkanımızın da dediği gibi, 'Emekçilerin elini havada bırakmayın.' Taksim Meydanı’nı 1 Mayıs’a açmaktan korkmayın! "

Kaynak: HABER MERKEZİ