Türk Girişimsel Radyoloji Derneği ve Türk Girişimsel Radyoloji 19. Yıllık Toplantısı Kongre Genel Sekreteri olan Prof. Dr. Akkan, yüksekten suya atlayan kişilerde bile boynun çarpması sonucunda damarlarda yırtılmaların görüldüğünü belirtti. Ayrıca, profesyonel fizyoterapistlerin bazen boyun hareketlerine müdahale ettiğini ancak bunun çok dikkatli yapılması gerektiğini vurguladı.

Prof. Dr. Akkan, inmenin beyin fonksiyonlarının ani şekilde ortadan kalkması olarak tanımlanmadığını ve iki şekilde ortaya çıkabileceğini açıkladı. En yaygın görülen türlerden biri olan hemorajik inmenin beyin kanaması ile birlikte olduğunu belirtirken, diğer türün ise beyin damarlarının pıhtı ile tıkanması sonucu felce neden olduğunu ifade etti.

İnmenin ileri yaşlarda daha sık görüldüğünü ve bazı faktörlerin buna neden olduğunu söyleyen Prof. Dr. Akkan, bu faktörler arasında ailevi damar hastalığı, kalp ritim bozuklukları, yüksek kolesterol ve yüksek tansiyonun bulunduğunu dile getirdi. Ayrıca, travma sonrasında boyundan beyne giden damarlarda ortaya çıkan yırtılmaların da inmeye yol açabileceğini belirtti.

Prof. Dr. Akkan, inmenin tedavisinin ne kadar erken yapılması gerektiğini vurgulayarak, kritik sürelerin ön beyin dolaşımında yaklaşık 6 saat, arka beyin dolaşımında ise 8 saat olduğunu ifade etti. İnmenin belirtilerini anlatırken yüzde oluklarda kaymalar, ağızda kenara çekilme, konuşma bozulması ve vücudun bir tarafındaki kolun işlev kaybı gibi belirtilerin olduğunu söyledi.

Son olarak, Prof. Dr. Akkan, inmenin cerrahi tedavisi olmadığını belirterek, kanamalı durumlarda cerrahi müdahale yapılabileceğini ancak uzun vadede tıkanan damarın kaybedilmesi durumunda cerrahi by-pass tedavilerinin sınırlı olduğunu ve asıl acil durumda, hastayı felçten kurtarmak için girişimsel radyolojik yöntemlerle pıhtının çıkarılması gerektiğini vurguladı.